Lilypie First Birthday tickers

Lilypie First Birthday tickers

1 Şubat 2011 Salı

O an'lar...

Bazı anlar vardır, hafızanızdan silmek istediğiniz. Yaşanmamış olmasını kabul etmek istediğiniz. Peki böylesi anların sonunda, keşke beynimizin de bir "del" tuşu olsaydı diye düşündüğünüz oldu mu hiç?

Günlük rutin işleyişin arasında bir haber alırsınız. İnanamazsınız. "Şok"a girersiniz. Bütün vücudunuzdan kan çekilir. Kalbinizin atışı hızlanır. Soğuk terler boşalır. O an dünya durmuştur. En azından sizin için. Bütün yaşamsal faaliyetlerinizin de durduğunu düşünürsünüz.

Artık çevrenizde olup bitenlerden uzaklaşmışsınızdır. Sadece habere odaklanırsınız. İçinizden ve belki dışınızda milyon kere "hayır, bu olamaz" dersiniz. Haykırmak istersiniz. Bunun bir kabus olduğunu düşünmek istersiniz. Haberi alma anında kulaklarınızın ağır işitmiş olmasını, gözlerinizin az görmüş olmasını hangimiz istemedik ki?

Sonra acımasız bir süreç başlar. Zamandır acımasız olan. Uzadıkça uzar. Yeni bir gelişme için beklersiniz. Beklerken milyon farklı düşünce geçer aklınızdan. En çok, bilginin yanlış olması fikrine sarılırsınız. Bir tek bu fikir sizi güçlü kılar, ayakta kalmanızı sağlar.

Herşeyin yanlış bir alarm olduğunu öğrendiğiniz an, yeniden doğduğunuz andır. İşte o kabustan uyanmışsınızdır sonunda. Aslında vardır bir "del" tuşu insan vücudunda da. Basarsınız o tuşa, hiç tereddüt etmeden.

Derin bir "oh" çekersiniz ve şükredersiniz hayata. Bundan sonraki tüm kayıtların mutluluk haznesine dolmasını ümid edersiniz.

Evrenin tüm enerjileri sizlerle olsun minik melekler...

Bu yazı Ece'ye ithaf edilmiştir...

1 yorum:

  1. Baharcım,

    İnsanın derdini paylaşabildiği, her zaman yanında olduğunu bildiği senin gibi dostları olması ne güzel.

    iyi ki varsın!

    Sevgiler,

    Feyza

    YanıtlaSil